Masumiyet Müzesi
Fikir olağanüstü! Acaba dünyada benzerini yapan bir başka yazar var mı?
Orhan Pamuk bir roman yazıyor:`Masumiyet Müzesi`. Kitapta 1970`lerden 80`lere Kemal`in Füsun`a olan aşkı anlatılıyor.
...
İlginçlik ise başka bir noktada: Kitapta anlatılan ilişkide sözü edilen çeşitli nesneler var. Füsun`un sarı ayakkabıları ya da küpesinin teki gibi...Yazlık sinemada içtiği sigaraların izmaritleri, ya da taşındıkları evin kapı kolu, ya da birlikte matematik çalışırken dokunduğu pergel gibi..
Orhan Pamuk işte bu nesneleri topluyor. Yani 70`lerde kullanılan bir çift sarı ayakkabı buluyor, bunları romanda Füsun`a giydiriyor. İzmaritlerden tutun da küpesine , saç teline kadar..
İzlediğim aşk konulu bir belgeselde uzman psikiyatr `Aşk bir hastalıktır: Obsesif Kompulsif. Yani takıntı hastalığı` dediğinde şaşırmış, televizyonun sesini yükselterek dikkatle dinlemeye başlamıştım. Aşkın tarifini ancak bir hekim böyle yapabilirdi. Oysa Pamuk`un romanını okuduğumda bu tanım zihnimde karşılığını buldu. Yine de şaşırmadım diyemem. Çünkü bir romancının aşk için daha büyülü bir atmosfer yaratmasını beklerdim. Ama bu sıradan okurun beklentisi. Belki de Pamuk doğru olanı yaptı. Kemal`in, yıllarca evli olduğu halde Füsun`un ailesinin (Füsun evlenmiştir ve anne-babası ile birlikte Çukurcuma`da yaşmaktadır) evine, sadece Füsun`u görebilmek için, hemen hemen her akşam yemeğe gitmesi, bu ziyaretlerinde o evden küçük eşyalar aşırması ve çaldığı bu eşyalara duyduğu hastalıklı bağlılık, aşkın tanımını karşılıyorsa yerinde bir tespit yapmış sayabiliriz Pamuk`u.
BİLGİ AŞKTA YANARMIŞ, BUNU ÖĞRENDİK...
Yani bilgi aşkın pervanesidir. Aşka ilişkin bilgi, bilginin kârı değildir.
0 yorum:
Yorum Gönder